serçe konuşur:
Sonunda ne olacağı hiç belli olmayan bir depremin sarsıntısına dayanamayacak kadar kırılgan bir serçeyim ben. İçerisine can üflenmiş incecik bir cam gibiyim... Güçlüyüm güçlü olmasına, ama bir türlü aklımdan gitmiyor gülüşlerimin arkasına saklanmış, gizli suskunluklarımın anıları. Ve birdenbire kanatlandım biliyor musunuz, oysaki ben alışmıştım hücreme, göç etmeyen serçelerin kendi içindeki katlanılabilir, bu garip göçüne çıkanlar bilir bunu; alışmıştım durgun, olağan ve yolunda gitmesi gerektiği için yolunda giden zamanın, çarpa çarpa içime, farketmesem de boşaltmasına içimi, alışmıştım. Ama birdenbire çiçeklendim biliyor musunuz! Tomurcuklandı, üstünü örtmek istedikçe açıldı bu çiçekler ve cesaret korkuların da, sessizliğin de üzerine en beklenmedik anlarda gider... Bütün kitapların ve öğütlerin bize yasakladıklarını birden bir çiçek açımında söyleyiverir aşk... Aşk, evet aşk. Küçük bir serçenin içine düştüğü ve karmakarışıklaştıkça, çözüm bulamadıkça büyüdüğü, aşk. Alıştığım kafesime artık sığamıyorum, gittikçe büyüyorum. Alıştığım kafesime eskisi gibi bakamıyorum... Gittikçe büyüyorum bu kafesin içinde, yoksa kafes mi küçülüyor bilmiyorum...
Her şeyin sebebi konuşur:
Bana her şeyin sebebi diyorlar. Oysa ki herhangi bir şeyin, hiçbir zaman herşeyin sebebi olamayacak kadar sınırlandırılmış olduğunu bilmiyorlar mı? Bana herşeyin sebebi diyorlar ve inatla çocuklarına hiçbirşeyi parmakla göstermemeyi büyük bir dikkatle ve katlanamazlık sinirliliğiyle öğreten anneler bile birbirlerinden aşağı kalmamak için yarışarak, susmadan ve hiç susmayacakmış gibi parmaklarıyla göstererek diyorlar ki bana: sen her şeyin sebebisin. Oysa ki o kadar karmaşık olayların, birbirine geçmişliğin sonucunda oluveriyor herşey, evet tam anlamıyla herşey. Yani bir tane bile olayın tek sebebi yokken, içimi acıtan bu suçlamalara karşı birşey yapamamanın suskunluğuyla içimden üzülüyorum: ben herşeyin sebebi nasıl olurum diye... Halbuki bazı şeylerin hiçbir sebebi yokmuş gibi gelir insana, küçük bir serçenin, penceredeki kırlangıç kuşuna aşık olması gibi ya da yaralı bir kırlangıcın küçük serçeyi birden görmesi gibi. İnanıyor musunuz bana hala herşeyin sebebi diyorlar bütün bunlara rağmen...
anıl (alıntı)
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder